Milyarlarca insanın aşılanmasını düşündüğünüzde 2 milyar dolarlık bir yatırım gerekiyor. TÜSEB kuruldu. 2018 bütçesi 56 milyon TL. Bir yazı yazdım, aşı, ayakkabı bile üretemiyorsun dedim. Litvanya’nın projesine bir örnek verelim. İki yıl yatırım yaparak yüzlerce patent ve yüksek teknoloji ürünü ürettiler. Ancak sömürgecilerle savaşmak kolay değil. Küba’nın bunu yaptığını görüyoruz. Aşı üretimi stratejiktir ve afetlerde ve savaşlarda aşı bulamayabiliriz. Türkiye’nin o şansı yok. Parayı betona gömmeyi bırakın ve moleküler biyoteknolojiye yatırım yapın. Binlerce dolara 1 gram malzeme satıyorsunuz. Ama yapılıştan başka dünyası olmayanlar için sözlerimiz beyhudedir. Yukarıdan aşağıya bir despotizm var ve aşağıdan yukarıya bir yalan pramidiyeni oluşuyor. 30.000 sağlık çalışanı hastalandı. Yarısı doktor 80’den fazla sağlık çalışanını kaybettik. İstifalar yoğunlaştı. Öyle alınmaz ki artan ölümler istifa temelli endişeleri hızlandırabilir. Türkiye davası 900’e yakın hekimi istifa etti. ”
” Covidien şüphesi, hastaneye kapıya kadar gidememe endişesi yaşıyor. bu artışla yüzleşmek için ölüm ve sağlık harcamalarında. ülke yaşadı Zaten ekonomik kriz Sağlık bütçemiz iflas edebilir. Vatandaşlarımıza sağlık hizmeti teslimi gecikebilir. İlk dalgayı bitirmeden kışa girersek, sağlığımızın ötesinde çok sayıda hasta olacaktır. Bu durum ölüm oranlarını artıracak ve sağlık çalışanları için tehlike oluşturacaktır. Bilim Kurulu Haziran ayına kadar 5.000 vaka öngördüğünde, yüzbinlerce kişinin sürpriz olmayacağını söyledik ve ne yazık ki haklıydık. Çünkü siyasi kararların hatalarını gördük. Aşılama ve tedavide önemli gelişmeler sağlanamazsa sonbaharda 10 bin gün, kışın 20 bin gün vaka olabilir. En iyimser tahminle vakaların yüzde 3-4’ü yoğun bakım ve solunum destek ünitesine ihtiyaç duyarsa hizmetlerde tıkanıklığa bağlı ölüm oranını yüzde 2,4’te tutamayabiliriz. Yüzde 5-7’ye kadar çıkabilir ki bu son derece üzücü olur. Ankara şu anda zor durumda. Hastanelerde yatak yok. Şimdi en önemli tehlike İstanbul için. Tatil iadeleri başladı, okullar açılacak. Nüfus, yoğun şehirlerde sağlık hizmeti kapasitesini aşacak. Büyük dalgalar birçok vatandaşımızın hayatını kaybetmesine neden olabilir. ”
” Türkiye’de aşı üretecek tesisimiz yok. Adıyaman’da üç idealist gencin kurduğu, GMP koşullarını sağlayan bir veteriner aşı üretim tesisi bulunmaktadır. Ancak yüksek bir üretim oranına da sahip değillerdir. Bir zamanlar Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü vardı. AKP döneminde kapatıldı. Türkiye’deki stratejik yatırımlar ve üretim sahaları nedeniyle Al-SATC ticari kiraları sabote edildi. Bu neo-liberal yağmalardan sağlık alanından bu şekilde yararlanıldı. gelişmeler oldu. Moleküllerin ve epitopların tanımlanması artık birkaç hafta içinde gerçekleşebilir. Bu 1980’lerde bile bir yıla kadar sürerdi. Dünyada yaklaşık 145 çalışma var. Bunlardan 11’i Türkiye’de. Şu anda ipi almak için 9 çalışma öne çıkıyor ve 2’si son aşamada. 15 Eylül ve program Türkiye’de 1 Ekim’de başlıyor. Türkiye’ye gelmek isteyebileceğinizi düşündüm ocakta iki aylık bir sapma olabilir. “