İsrail ve İran arasındaki artan gerilim, küresel piyasaları tedirgin ederken, Türkiye ekonomisi için de önemli soru işaretleri oluşturuyor. Özellikle enerji ithalatına bağımlılığı yüksek olan Türkiye, olası bir çatışmanın ekonomik yansımalarından endişe duyuyor. Peki, bu kriz Türkiye ekonomisini nasıl etkileyebilir?

Enerji Fiyatları ve İthalat Faturası

Türkiye ekonomisi için en büyük tehditlerden biri enerji fiyatlarındaki olası artış. Türkiye'nin en büyük ithalat kalemlerinden olan petrol ve doğalgaz, toplam ithalatın yaklaşık dörtte birini oluşturuyor. Bu iki kalemde her yıl yaklaşık 70 milyar dolarlık ithalat yapılıyor. Rusya-Ukrayna savaşının etkisiyle 2022 yılında enerji fiyatlarının sert yükselmesi, Türkiye'nin enerji ithalat faturasını 100 milyar dolara yaklaştırmıştı. Bu durum, cari açığın yükselmesine ve döviz kuru üzerinde baskı oluşmasına neden olmuştu.

Olası bir İsrail-İran çatışması, petrol fiyatlarında yeni bir yükseliş dalgası başlatabilir. Bu durum, Türkiye'nin enerji ithalat faturasını daha da kabartarak cari açığı artırabilir ve döviz kuru üzerinde ek baskı yaratabilir. Döviz kurundaki artışlar ise enflasyonu tetikleyebilir, bu da uzun vadeli olumsuz ekonomik sonuçlar doğurabilir.

Akaryakıt Fiyatları ve Enflasyon

Kısa vadede ise akaryakıt fiyatlarında hızlı bir artış yaşanabilir. Türkiye'de akaryakıt fiyatları, İtalya'nın Cenova kentindeki akaryakıt borsasındaki fiyatlara göre belirleniyor. Petrol fiyatlarındaki artışlar doğrudan akaryakıt fiyatlarına yansıyor. Akaryakıt fiyatlarındaki artışlar ise taşımacılıktan tarıma kadar pek çok alanda fiyatları hızla etkiliyor.

Benzin fiyatına gelen son zamlar, petrol fiyatlarındaki artışın bir yansıması olarak görülüyor. İsrail'in olası bir saldırısı sonrası benzin fiyatlarına yeni zamların gelmesi bekleniyor. Bu durum, enflasyon üzerinde ek bir baskı oluşturarak tüketicinin alım gücünü düşürebilir.

Türkiye Ekonomisi Ne Yapmalı?

İsrail-İran geriliminin Türkiye ekonomisi üzerindeki potansiyel etkilerini en aza indirmek için bazı önlemler alınabilir:

• Yenilenebilir enerji yatırımlarının hızlandırılması: Türkiye'nin enerji bağımlılığını azaltmak için yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılan yatırımların artırılması gerekiyor.
• Enerji verimliliğinin artırılması: Enerji tüketimini azaltarak ithalat faturasını düşürmek mümkün.
• Döviz kuru riskinin yönetilmesi: Döviz kurundaki dalgalanmalara karşı önlemler alınarak şirketlerin ve tüketicilerin korunması gerekiyor.
• Enflasyonla mücadele politikalarının güçlendirilmesi: Enflasyonu kontrol altında tutmak, ekonomik istikrar için kritik önem taşıyor.

İsrail-İran gerginliği, Türkiye ekonomisi için önemli bir risk oluşturuyor. Enerji fiyatlarındaki artış, akaryakıt zamları ve döviz kuru üzerindeki baskı, ekonomik istikrarı tehdit edebilir. Bu nedenle, Türkiye'nin enerji bağımlılığını azaltacak, enerji verimliliğini artıracak ve enflasyonla mücadele edecek politikalar uygulaması büyük önem taşıyor.