Arjantin'de Kirchner'e Siyasi Yasak! Sol Şimdi Ne Yapacak?
Gündem

Arjantin'de Kirchner'e Siyasi Yasak! Sol Şimdi Ne Yapacak?


18 June 20255 dk okuma9 görüntülenmeSon güncelleme: 30 June 2025

Arjantin eski devlet başkanı Cristina Fernández de Kirchner'in siyasi kariyeri, aldığı bir mahkeme kararıyla büyük bir dönemece girdi. Yolsuzluk suçlamalarıyla yargılanan Kirchner'e siyasi yasak getirildi. Bu karar, Arjantin siyasetinde ve özellikle sol hareketler arasında büyük yankı uyandırdı. Peki, bu yasak ne anlama geliyor ve Arjantin solu şimdi ne yapacak?

Kirchner'e Yönelik Siyasi Yasak Kararı

6 Aralık 2022'de Federal Ceza Mahkemesi'nin kararıyla Kirchner, "kamu zararına nitelikli dolandırıcılık" suçundan 6 yıl hapis cezasına çarptırıldı ve ömür boyu kamu görevinden men edildi. Bu karar, Kirchner'in siyasi kariyerini derinden etkiledi. Mahkeme, Kirchner'in Santa Cruz eyaletinde 2003-2015 yılları arasında açılan 51 karayolu ihalesini usulsüz bir şekilde aile dostu iş insanı Lázaro Báez'in şirketine yönlendirdiğini ve devleti yaklaşık 700 milyon dolar zarara uğrattığını iddia etti. Kirchner ise bu davayı başından beri siyasi bir tasfiye olarak nitelendirdi.

Kirchner, mahkeme salonlarında ve kamuoyuna yaptığı açıklamalarda, kendisine karşı aynı şablonun işletildiğini savundu ve Latin Amerika'daki diğer benzer davaları örnek gösterdi. İddiaların teknik ayrıntılara boğulmuş, siyasi bağlamından koparılmış ve medya gücüyle büyütülmüş manipülasyonlar olduğunu belirtti. Asıl amacın Peronist hareketi parçalamak ve 2025 ara seçimleri öncesinde muhalefeti zayıflatmak olduğunu vurguladı. Ancak, yapılan itirazlar Yüksek Mahkeme tarafından reddedilince hüküm kesinleşti ve Kirchner'in hiçbir seçilmiş ya da atanmış makama aday olamayacağı kesinleşti.

Sokakların Tepkisi ve Peronist Koalisyonun Geleceği

Kararın açıklanmasıyla birlikte Buenos Aires sokakları karıştı. Kirchner yanlıları, "Cristina'ya dokunan, milyonlara dokunur" sloganlarıyla tepkilerini dile getirdi. Toplumsal tepkilerin yanı sıra, Peronist koalisyonun geleceği de belirsizleşti. Parti içindeki farklı fraksiyonlar yeni bir liderlik arayışına girerken, Kirchner'e sadık kesim onu sahnenin gerisinden de olsa belirleyici bir aktör olarak tutma çabasında. Her ne kadar seçme ve seçilme hakkı elinden alınmış olsa da, Kirchner'in medyayı ve kamusal alanı etkileyen retorik gücünü hala koruduğu düşünülüyor. Ayrıca, 72 yaşında olması nedeniyle Arjantin yasaları uyarınca ev hapsi cezası alma hakkına sahip ve iyi hal indirimiyle 2031'de şartlı tahliye ihtimali de bulunuyor.

Siyasi Yasağa Gelen Tepkiler ve Solun Tutumu

Hapis cezası kararının açıklanmasının ardından Buenos Aires başta olmak üzere birçok kentte farklı tepkiler ortaya çıktı. Kirchnerci kitleler, yasaklamayı "siyasal intikam" ve "yargısal tasfiye" olarak nitelendirirken, iktidar çevreleri ise bunu "cezasızlık kültürünün nihayet kırıldığı" şeklinde yorumladı. Ülkedeki dördüncü siyasi güç olan İşçi ve Sol Cephesi – Birlik (FIT-U),yasak kararını "antidemokratik siyasal bir yasaklama" olarak kınadı ve bağımsız bir mücadele hattı ördü. FIT-U, genel grev çağrısı yaparak, üniversitelerde işgal-ders kesme eylemleri düzenleyerek ve bağımsız bir komisyon kurarak bu karara karşı mücadele etmeyi hedefliyor.

  • Genel Grev ve Üretimden Gelen Güç: IMF destekli kemer sıkma planlarının siyasi yasaklarla el ele yürüdüğünü savunan FIT-U, CGT'nin ülke çapında 24 saatlik, ardından süresiz grev ilan etmesini kilit hamle olarak görüyor.
  • Öğrenci ve Gençlik İsyanı: Üniversite ve liselerde işgal, blokaj ve kitlesel asambleler aracılığıyla gençliğin sürece dahil edilmesi isteniyor.
  • Bağımsız, Tam Yetkili Komisyon: Yüksek Mahkeme üyelerinin ve yolsuzluk şebekelerinin araştırılması amacıyla bağımsız bir komisyon kurulması öneriliyor.
  • Ekonomik Karşı Program: IMF borcunun iptali, bankaların ve stratejik şirketlerin kamulaştırılması gibi talepler, demokratik hakların savunusuyla aynı pakette sunuluyor.

Cristina Fernández'e getirilen ömür boyu siyasi yasak, Arjantin'de yolsuzlukla mücadele tartışmalarını ve yargı gücünün siyasete müdahalesi meselesini daha da keskinleştirdi. FIT-U cephesi, Peronist liderliğe yedeklenmeden bu kararı demokrasiye yönelmiş sistematik bir saldırı olarak değerlendiriyor ve yanıtı meydanlarda, grevlerde, işgal edilen fakültelerde arıyor. Arjantin solu için asıl soru, bu bağımsız seferberliği ülke çapında kalıcı bir güç dengesine dönüştürüp dönüştüremeyeceği. Muhalefeti susturmak için siyasi rakipleri yasaklı ilan ettirmek, Latin Amerika'da ve Türkiye'de gündemde kalmaya devam edeceğe benziyor ve buna karşı nasıl bir yol izlenmesi gerektiği ise önümüzdeki dönemde daha çok tartışılacak gibi görünüyor.