
Hasta Öğrenci Esila Ayık'ın Feryadı: Yeter Artık, Bırakın Kızımı!
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasını protesto ederken tutuklanan ve ağır sağlık sorunlarıyla mücadele eden öğrenci Esila Ayık'ın durumu yürekleri dağlıyor. Baba Kemal Ayık, kızının yaşadığı bu zorlu süreç karşısında çaresizliğini dile getirerek yetkililere seslendi: "Ha kıyamet kopmuş ha kızım hastayken hapiste yatmış. Niye böyle uğraşıyorlar onu anlamıyorum. Ne istiyorlar, ben bıktım gayrı. Yeter. Bırakın kızımı, varsa cezası ben çekeyim, kızım gitsin okuluna."
Esila'nın Sağlık Durumu Alarm Veriyor
Ailenin avukatı Ümit Özkan, Esila'nın sağlık durumunun ciddiyetini vurgulayarak, genç öğrencinin kalbiyle ilgili aort yetmezliği ve böbreğiyle ilgili nefrotik sendrom sorunları yaşadığını belirtti. Avukat Özkan, "Dört kez tutukluluğa itiraz dilekçesi verdim. Esila’nın 133 sayfa sağlık raporlarını da ekledik. Günler sonra itirazımıza 'kaçacağı şüphesi' diye ret geldi" şeklinde konuştu. Bu durum, Esila'nın sağlık sorunlarının göz ardı edildiği ve tutukluluğunun devam ettirilmesinin vicdani olmadığı yönünde eleştirilere yol açıyor.
Cezaevinden Yükselen Feryat: "Duvarlar Üstüme Geliyor"
Esila Ayık, tutuklu bulunduğu cezaevinden yazdığı mektupta yaşadığı çaresizliği ve umutsuzluğu şu sözlerle ifade ediyor: "Zihnimdeki buhranlar, kalbime çarpıntı olarak vuruyor. Moralimi yüksek tutmaya çalışırken haksız hukuksuz burada tutuklu olmamla duvarlar üstüme üstüme geliyor." Esila'nın bu feryadı, genç bir öğrencinin cezaevi koşullarında yaşadığı psikolojik ve fiziksel zorlukları gözler önüne seriyor.
Adalet Çağrısı: Esila'ya Özgürlük!
Esila Ayık'ın tutukluluğu, hukuk çevrelerinde ve kamuoyunda büyük bir tartışma yaratmış durumda. Ağır sağlık sorunları olan bir öğrencinin, kaçma şüphesi gibi gerekçelerle cezaevinde tutulması, adalet ve insan hakları ilkeleriyle çelişiyor. Esila'nın babası Kemal Ayık'ın feryadı, vicdan sahibi herkesin yüreğine dokunuyor ve yetkililere adalet çağrısı yapılıyor. Esila'nın bir an önce serbest bırakılarak tedavi olması ve eğitimine devam etmesi en büyük temennimizdir. Unutmayalım ki, adalet herkes için gereklidir ve sağlık en temel insan hakkıdır.
Bu durum, Türkiye'deki tutukluluk uygulamaları ve sağlık sorunları olan mahkumların durumu hakkında önemli soruları gündeme getiriyor. Esila'nın yaşadığı bu zorlu süreç, benzer durumda olan diğer mahkumların yaşadığı sorunlara da ışık tutuyor. Yetkililerin bu konuda daha duyarlı olması ve gerekli düzenlemeleri yapması, adalet sistemine olan güveni artıracaktır.













