Kabe İmamı Abdurrahman El-Sudeys'e ait olduğu iddia edilen ve sosyal medyada büyük yankı uyandıran bir video, tartışmaları beraberinde getirdi. Hindistan-Pakistan gerilimiyle ilgili olduğu öne sürülen sözlerin yer aldığı videonun montaj olup olmadığı merak konusu oldu. Peki, gerçek ne?

Kabe İmamı Sudeys Kimdir?

Abdurrahman bin Abdulaziz bin Abdullah Sudeysi, 1983'ten bu yana Kabe'de imamlık görevini sürdürmektedir. Özellikle Kur'an tilavetleriyle tanınan Sudeysi'nin okuma ve vaazları, YouTube gibi dijital platformlarda milyonlarca kişiye ulaşmaktadır. Ancak son yıllarda yaptığı bazı siyasi açıklamalarla da gündeme gelmiştir.

Kabe İmamı Sudeys'in hayatına dair bazı önemli bilgiler:

• 1983'ten beri Kabe'de imamlık yapıyor.
• Kur'an tilavetleriyle dünya çapında tanınıyor.
• Vaazları ve konuşmaları büyük ilgi görüyor.
• Zaman zaman siyasi içerikli açıklamalar yapıyor.

Tartışmalı Video ve İddialar

Son olarak, sosyal medyada yayılan bir video, Sudeysi'yi yeniden tartışmaların odağına yerleştirdi. İddiaya göre videoda Sudeysi, "Eğer yönetici bizden Hinduların yanında olmamızı isterse, ona itaat etmeliyiz" şeklinde bir ifade kullanıyor. Bu sözler, özellikle Filistin yanlısı çevrelerde büyük tepkilere yol açtı.

Ancak uzmanlar, videonun manipüle edilmiş olabileceği konusunda uyarıyor. CNN Arapça ve bağımsız doğrulama kuruluşlarının yaptığı incelemelerde, videonun orijinal bir hutbeden alınan görüntüler üzerine oynama yapılarak oluşturulduğu belirlendi. Yapay zeka (deepfake) teknolojisi kullanılarak Sudeysi'ye ait olmayan ifadelerin montajlandığı ve sesin dijital olarak taklit edildiği tespit edildi.

İddiaların temelini oluşturan görüntülerin aslında 2020 yılına ait bir hutbeye dayandığı ve o hutbede bahsi geçen ifadelerin yer almadığı ortaya çıktı. Bu durum, videonun kasıtlı olarak yanlış bir algı yaratmak amacıyla üretilmiş olabileceği ihtimalini güçlendiriyor.

Sonuç olarak, Kabe İmamı Abdurrahman El-Sudeys'e ait olduğu iddia edilen ve tartışmalara yol açan videonun montaj olduğu yönünde güçlü kanıtlar bulunmaktadır. Uzmanlar, bu tür manipülatif içeriklere karşı dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor. Sosyal medyada dolaşan her bilgiye şüpheyle yaklaşmak ve doğruluğunu teyit etmeden paylaşmamak, dezenformasyonun yayılmasını engellemek adına büyük önem taşıyor.