Kuraklık Göçü Kapıda Mı? Profesörden Şok Uyarı!
Gündem

Kuraklık Göçü Kapıda Mı? Profesörden Şok Uyarı!


04 August 20255 dk okuma11 görüntülenmeSon güncelleme: 06 August 2025

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Çorlu Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer, Türkiye'nin karşı karşıya olduğu kuraklık tehlikesine dikkat çekerek önemli uyarılarda bulundu. Aşırı sıcaklar ve yetersiz yağışların etkisiyle başlayan kuraklık sürecinin toplumsal yapıyı derinden etkileyebileceğini vurgulayan Tecer, etkin bir su yönetimi yapılmadığı takdirde kuraklık göçlerinin yaşanabileceğini belirtti.

Türkiye'yi Bekleyen Kuraklık Tehlikesi

Prof. Dr. Tecer, Birleşmiş Milletler'in (BM) yayınladığı '2023 ve 2025 Yılları Arasında Dünya Çapında Kuraklık Sıcak Noktaları' raporuna atıfta bulunarak, Türkiye'deki durumun ciddiyetini gözler önüne serdi. Rapora göre, Türkiye genelinde uzun dönemde yağışlar %6 oranında azaldı. Bu durum, tarımsal kuraklıktan hidrolik kuraklığa doğru bir geçişin yaşanmasına neden olabilir. Tecer, şu ifadeleri kullandı:

"Etkin bir su yönetimi yapılmadığı sürece, su kaynakları üzerinde bu kadar baskı varken, bunu hoyratça kullanmaya devam ettiğimiz sürece, toprağın tarımsal kuraklıktan hidrolik kuraklığa doğru bir geçişi olacak. Hidrolik kuraklıktan da sosyal ve ekonomik olarak toplumsal yapımızı etkileyen kuraklık sonuçları ile karşı karşıya kalacağız. Kuraklık göçleri diye bir kavram var, bunu bu ülkede yaşayacağız belki bundan sonra."

Kuraklık, sadece tarımı değil, aynı zamanda enerji üretimini, sanayiyi ve hatta sağlığı da olumsuz etkileyebilecek çok boyutlu bir sorundur. Bu nedenle, su kaynaklarının sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesi ve kuraklıkla mücadele için etkili politikaların geliştirilmesi büyük önem taşımaktadır.

Su Yönetimi Neden Bu Kadar Önemli?

Su yönetimi, su kaynaklarının sürdürülebilir bir şekilde kullanılmasını ve korunmasını amaçlayan bir süreçtir. Etkili bir su yönetimi, aşağıdaki unsurları içermelidir:

  • Su kaynaklarının verimli kullanılması
  • Su kayıplarının azaltılması
  • Su kirliliğinin önlenmesi
  • Alternatif su kaynaklarının geliştirilmesi
  • Su bilincinin artırılması

Türkiye gibi su kıtlığı riski taşıyan ülkelerde, su yönetiminin önemi daha da artmaktadır. Su kaynaklarının doğru yönetilmesi, hem çevrenin korunması hem de ekonomik kalkınmanın sürdürülebilirliği için hayati öneme sahiptir.

Bireysel Olarak Neler Yapabiliriz?

Kuraklıkla mücadelede sadece devletin değil, bireylerin de sorumluluğu bulunmaktadır. Su tasarrufu yaparak, su kaynaklarının korunmasına katkıda bulunabiliriz. İşte bireysel olarak yapabileceğimiz bazı şeyler:

  • Diş fırçalarken, tıraş olurken suyu kapatmak
  • Duş süresini kısaltmak
  • Çamaşır ve bulaşık makinelerini tam doluyken çalıştırmak
  • Bahçe sulamalarını gece veya sabah erken saatlerde yapmak
  • Muslukları tamir etmek

Unutmayalım ki, su hayattır ve su kaynaklarını korumak, gelecek nesillere karşı en önemli sorumluluklarımızdan biridir.

Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer'in uyarıları, Türkiye'nin kuraklık konusunda acil önlemler alması gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor. Su kaynaklarının sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesi, su tasarrufu bilincinin artırılması ve kuraklıkla mücadele için etkili politikaların geliştirilmesi, gelecekte yaşanabilecek olası kuraklık göçlerinin önüne geçilmesi için kritik öneme sahip. Aksi takdirde, Türkiye'nin sosyal ve ekonomik yapısı derinden etkilenebilir.