Siirt'te Demirci Usta Zamana Direniyor! 30 Yıllık Miras Şaşırtıyor
Gündem

Siirt'te Demirci Usta Zamana Direniyor! 30 Yıllık Miras Şaşırtıyor


22 October 20255 dk okuma6 görüntülenmeSon güncelleme: 22 October 2025

Siirt'in tarihi Helvacılar Çarşısı'nda, 58 yaşındaki Metin İrey, 30 yıldır sıcak demire şekil vererek zamana meydan okuyor. Teknolojinin hızla ilerlemesine rağmen, İrey, dededen kalma mesleğini sürdürerek küçük el tarım aletleri üretmeye devam ediyor. Bu azimli usta, hem geleneklerini yaşatıyor hem de köylülerin ihtiyaçlarını karşılıyor.

Ata Mesleği Aşkı

Metin İrey, bu zanaatı babasından öğrendiğini ve 18 yaşından beri demirle iç içe olduğunu belirtiyor. "Bu meslek bizim için sadece bir geçim kaynağı değil, aynı zamanda bir miras," diyen İrey, el emeğiyle ürettiği her bir aletin, geçmişle geleceği birbirine bağladığını ifade ediyor. Teknolojiye rağmen el işçiliğine olan talebin devam etmesi, İrey'e ayrı bir motivasyon kaynağı oluyor.

Teknolojiye Rağmen El İşçiliği

Günümüzde birçok zanaat teknolojinin gölgesinde kaybolmaya yüz tutmuşken, Metin İrey'in azmi takdire şayan. İrey, "Elbette teknoloji hayatı kolaylaştırıyor, ancak el işçiliğinin yerini tutmuyor. Bizim ürettiğimiz aletler, köylülerimizin ihtiyaçlarına özel olarak şekilleniyor ve daha dayanıklı oluyor," şeklinde konuşuyor. İrey'in ürettiği tarım aletleri, özellikle küçük çiftçiler tarafından tercih ediliyor. Bu aletler, hem ekonomik hem de kullanışlı olmalarıyla dikkat çekiyor.

Gelecek Nesillere Miras

Metin İrey, mesleğini gelecek nesillere aktarma konusunda da oldukça istekli. "Umarım benden sonra da bu mesleği sürdürecek gençler çıkar. Çünkü bu sadece bir zanaat değil, aynı zamanda bir kültürün devamlılığı," diyor. İrey, gençlere bu mesleği sevdirmek ve onlara eğitim vermek için elinden geleni yapmaya hazır olduğunu belirtiyor.

Siirt'te demirci ustası Metin İrey'in hikayesi, teknolojinin hızla ilerlediği günümüzde, geleneksel zanaatların ve el emeğinin değerini bir kez daha hatırlatıyor. İrey'in azmi ve mesleğine olan bağlılığı, gelecek nesillere ilham kaynağı olmaya devam edecek gibi görünüyor. Bu örnek, unutulmaya yüz tutmuş zanaatların yaşatılması ve desteklenmesi gerektiğini açıkça ortaya koyuyor. El emeğiyle üretilen her bir ürün, sadece bir eşya değil, aynı zamanda bir kültürün ve tarihin izlerini taşıyor.