MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İstanbul'un fethinin 572. yıl dönümünde yaptığı açıklamalarla gündeme oturdu. Bahçeli, sosyal medya hesabından yayınladığı mesajda İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu hedef alarak dikkat çekici ifadeler kullandı. "İstanbul'a vurulan zincirler kırılacak" sözleri, siyasi arenada yankı uyandırdı.

Bahçeli'den Sert Eleştiriler: İmamoğlu Hedefte

Devlet Bahçeli, mesajında İstanbul'un parlak ufkuna kara perdelerin çekilmek istendiğini ve şehrin tarihin gerisine düşürülmeye çalışıldığını belirtti. Fethin ruhunu anlamayanların, 572 yıl önceki zaferden rövanş almak istediğini iddia etti. Bahçeli, İstanbul'un derin bir hırsızlık, rüşvet ve yolsuzluk sarmalına mahkum edilmesinin milli yürekleri acıttığını vurguladı.

"Zincirler Kırılacak": Bahçeli'nin İddialı Sözleri

Bahçeli, mesajının en dikkat çekici bölümünde, "İstanbul’a vurulan zincirler 572 yıl evvel nasıl kırılmışsa bugünkü habis kuşatma da aynı şekilde kırılacaktır" ifadesini kullandı. Bu sözler, İmamoğlu'na yönelik sert bir eleştiri olarak yorumlandı. Bahçeli, İstanbul'un fetih emanetine sarılarak zorlu etapları aşacağını ve milli birlik, dayanışma ve kardeşliğin çınarı olacağını savundu.

Fetih Ruhu ve Strateji Vurgusu

Bahçeli, her fethin bir stratejinin ürünü olduğunu ve İstanbul'un fethinin de kapsamlı bir hazırlık, sağlam bir irade ve inanmış kalplerin eseri olduğunu belirtti. Anadolu Hisarı'nın karşısına inşa edilen Rumeli Hisarı'nın ve karadan yürütülen gemilerin, göz kamaştıran bir vizyonun tecellisi olduğunu ifade etti. Ulubatlı Hasan'ın surlara sancağı dikmesinin ise inanmışlığın mahareti olduğunu vurguladı.

• Sabır
• Dua
• Kahramanlık
• Usta planlama

Bahçeli, İstanbul'un fethiyle doğu ile batı arasındaki dengenin bozulduğunu ve insanlığın kader haritasının değiştiğini söyledi. Fatih Sultan Mehmet'in sadece kılıçla değil, sabrı, sağduyusu ve derin fikirleriyle İstanbul'u Türk milletiyle buluşturduğunu ifade etti.

Devlet Bahçeli'nin bu sert mesajı, siyasi arenada yeni tartışmaları beraberinde getireceğe benziyor. İmamoğlu'na yönelik eleştirilerin dozu ve "zincirleri kırma" vurgusu, önümüzdeki günlerde daha da çok konuşulacak gibi duruyor. İstanbul'un geleceği ve siyasi rekabetin seyri açısından bu açıklamaların önemli bir dönüm noktası olabileceği değerlendiriliyor.