Bigo Live isimli sohbet programı üzerinden kişisel verileri ele geçirerek şantaj yapan sanıklar hakkında açılan davada savcının mütalaası tartışma yarattı. Ankara Valisi'nin de mağdurları arasında bulunduğu şantaj olayında, savcı sanıkların çete üyesi olmadığına hükmetti. Bu karar, davaya yeni bir boyut kazandırdı.

Şantajın Boyutları ve Mağdurlar

Olay, Ankara Valisi Vasip Şahin'e 26 Temmuz 2022 tarihinde gelen bir mesajla ortaya çıktı. Yabancı bir numaradan gönderilen mesajda, "Varlıklı bir aile olduğunuza dair duyumlar aldık. Eğer size gönderdiğimiz IBAN’a 100 bin TL göndermezseniz, bilgilerinizi dolandırıcılık faaliyetlerimizde kullanacağız" ifadeleri yer alıyordu. Vali Şahin'in şikayeti üzerine soruşturma başlatıldı.

Soruşturma derinleştikçe, şantajın boyutları da ortaya çıktı. Vali Şahin'in eşi, kızı, iki ağabeyi, yeğeni ve koruma polisinin telefonlarına da soruşturma dosyasının kapatılması için tehdit mesajları gönderildi. Benzer bir durumun, eski Adana İl Emniyet Müdürü Doğan İnci ve çocuklarının da başına geldiği belirlendi.

Mağdurlara gönderilen mesajlar şu şekildeydi:

• "Varlıklı bir aile olduğunuza dair duyumlar aldık..."
• "...bilgilerinizi dolandırıcılık faaliyetlerimizde kullanacağız."
• "Soruşturma dosyasının kapatılması için..."

Savcının Tartışmalı Mütalaası

Savcılık, 8 sanık hakkında "suç örgütü kurma ve yönetme" dahil 4 suçtan dava açmıştı. Ancak, mütalaasında "nitelikli yağma" ve "verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme" suçlarından ceza istenen sanıkların çete üyesi olmadığı savunuldu. Bu karar, kamuoyunda şaşkınlık yarattı ve davanın seyrini değiştirebilecek bir gelişme olarak değerlendiriliyor.

Davanın Geleceği Ne Olacak?

Savcının bu kararı, davanın seyrini nasıl etkileyecek? Sanıklar, sadece "nitelikli yağma" ve "verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme" suçlarından mı yargılanacak? Bu soruların cevabı, davanın ilerleyen aşamalarında netlik kazanacak. Ancak, savcının mütalaası, şantaj mağdurları ve kamuoyunda büyük bir hayal kırıklığı yarattı.

Bigo Live davasında savcının mütalaası, şantaj mağdurları ve kamuoyunda büyük bir hayal kırıklığı yarattı. Sanıkların çete üyesi olmadığı yönündeki karar, davanın seyrini değiştirebilir ve mağdurların adalete olan inancını sarsabilir. Bu durum, veri güvenliği ve kişisel bilgilerin korunması konusundaki endişeleri de artırıyor.