03 Mayıs 2025 Cumartesi

İmamoğlu'ndan Cezaevinden Sert Mesaj: Gazetecileri Bırakın!

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Silivri Cezaevi'nden gazetecilerin gözaltına alınmasına sert bir şekilde tepki gösterdi. Sabah saatlerinde yaşanan gözaltılar, kamuoyunda büyük yankı uyandırırken, İmamoğlu'nun cezaevinden yaptığı açıklama dikkatleri üzerine çekti.

İmamoğlu'nun Sosyal Medya Tepkisi

Ekrem İmamoğlu, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, gazetecilerin tutuklanmasına neden olan dava dosyasının "fos" çıktığını ve iddiaların uyduruk olduğunu belirtti. İmamoğlu, "Gazeteciler, tutuklanmamıza sebep olan dava dosyasının fos çıktığını, bütün iddiaların uyduruk olduğunu açığa çıkardılar. O yüzden bu panik," ifadelerini kullandı. Ayrıca, Murat Ağırel ve Timur Soykan'ın sadece gazetecilik yaptıklarını vurgulayarak, gerçeklerden korkulduğu için bu tür uygulamalara başvurulduğunu iddia etti.

İmamoğlu, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:

"Gazeteciler, tutuklanmamıza sebep olan dava dosyasının fos çıktığını, bütün iddiaların uyduruk olduğunu açığa çıkardılar. O yüzden bu panik, Murat Ağırel ve Timur Soykan sadece gazetecilik yaptılar. Gerçeklerden o kadar korkuyorsunuz ki eliniz ayağınız birbirine dolandı. Bir şey uyduramadınız foyanız açığa çıktı, uyduruk gerekçelerle gazetecilere saldırıyorsunuz. Bırakın gazetecileri. Gerçeklerden ne kadar kaçabilirsiniz ki?"

Basın Özgürlüğüne Vurgu

İmamoğlu'nun bu açıklaması, Türkiye'deki basın özgürlüğü tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Birçok kişi, gazetecilerin gözaltına alınmasının kabul edilemez olduğunu ve ifade özgürlüğünün kısıtlandığını savunuyor. Bu tür olayların, demokrasinin temel ilkelerine aykırı olduğu ve kamuoyunun doğru bilgilendirilmesini engellediği belirtiliyor.

Türkiye'de basın özgürlüğü konusunda yaşanan sorunlar, uluslararası kuruluşların da dikkatini çekiyor. Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) gibi örgütler, Türkiye'nin basın özgürlüğü sıralamasında gerilediğini ve gazetecilerin üzerindeki baskının arttığını rapor ediyor. Bu durum, ülkenin imajını zedelerken, yatırımcıların da güvenini sarsabiliyor.

Gözaltıların Ardından Yaşananlar

Timur Soykan ve Murat Ağırel'in gözaltına alınmasının ardından, birçok gazeteci ve sivil toplum kuruluşu da tepki gösterdi. Sosyal medyada #GazetecilereÖzgürlük etiketiyle kampanyalar başlatılırken, basın açıklamaları ve protesto gösterileri düzenlendi. Gözaltına alınan gazetecilerin serbest bırakılması için çağrılar yapıldı.

Bu gelişmeler, Türkiye'deki siyasi atmosferin gerginliğini bir kez daha gözler önüne serdi. Özellikle seçim dönemlerinde, basın özgürlüğünün daha da önem kazandığı ve gazetecilerin üzerindeki baskının arttığı gözlemleniyor. Bu durum, seçmenlerin doğru bilgilendirilmesini engelleyerek, demokratik süreçlerin sağlıklı işlemesini zorlaştırıyor.

Türkiye'nin, Avrupa Birliği'ne üyelik sürecinde de basın özgürlüğü önemli bir kriter olarak değerlendiriliyor. AB yetkilileri, Türkiye'deki basın özgürlüğü konusunda endişelerini dile getirerek, bu konuda somut adımlar atılmasını talep ediyor. Aksi takdirde, üyelik müzakerelerinin askıya alınabileceği uyarısında bulunuluyor.

Sonuç

Ekrem İmamoğlu'nun cezaevinden yaptığı açıklama, Türkiye'deki basın özgürlüğü tartışmalarını yeniden gündeme taşıdı. Gazetecilerin gözaltına alınması, kamuoyunda büyük tepkilere yol açarken, ifade özgürlüğünün önemi bir kez daha vurgulandı. Bu tür olayların, demokrasinin temel ilkelerine aykırı olduğu ve kamuoyunun doğru bilgilendirilmesini engellediği belirtiliyor. Umuyoruz ki, yetkililer bu konuda gerekli adımları atarak, basın özgürlüğünün güvence altına alınmasını sağlayacaklardır.

İlgili Haberler