**İş Dünyasından Boykota Karşı Çıkış: Neler Oluyor?** İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik başlatılan yolsuzluk soruşturması, Türkiye gündemini sarsmaya devam ediyor. Soruşturma kapsamında yaşanan gelişmelerin ardından, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in çağrısıyla bir boykot süreci başlatıldı. Ancak bu çağrı, iş dünyasından büyük tepkiyle karşılandı. Peki, iş dünyası neden bu kadar sert tepki gösteriyor ve boykotun olası etkileri neler?

Boykot Çağrısına İş Dünyasından Gelen Tepkiler

CHP liderinin boykot çağrısı, özellikle esnaf ve küçük işletmelerde endişe yarattı. İş dünyası temsilcileri, bu tür eylemlerin ekonomiye zarar vereceğini ve istihdamı olumsuz etkileyeceğini belirtiyor. Birçok sektör temsilcisi, boykotun uzun vadede hem yerel ekonomiye hem de ülke ekonomisine zarar verebileceği konusunda hemfikir. Bu durum, özellikle geçimini küçük işletmelerden sağlayan esnaf için endişe verici bir hal aldı. İş dünyasının boykota karşı çıkış nedenleri arasında şunlar yer alıyor:

• Ekonomik istikrarın bozulması endişesi
• İstihdam kaygısı
• Esnafın gelir kaybı riski
• Piyasa dengesinin bozulması

Boykotun Olası Ekonomik Sonuçları

Boykotun potansiyel ekonomik etkileri, hem kısa hem de uzun vadede değerlendirilmesi gereken önemli bir konu. Uzmanlar, boykotun özellikle belirli sektörlerde talep daralmasına yol açabileceğini ve bu durumun fiyatları etkileyebileceğini belirtiyor. Ayrıca, tedarik zincirlerinde aksamalar yaşanması ve yatırım iştahının azalması gibi riskler de söz konusu olabilir. Boykotun olası ekonomik sonuçları arasında şunlar sayılabilir:

• Enflasyonun artması
• İşsizlik oranlarının yükselmesi
• Yatırımcı güveninin sarsılması
• Ekonomik büyümenin yavaşlaması

Sonuç: Boykotun Gölgesinde Gelecek

İş dünyasının boykota karşı duruşu, ekonominin istikrarı ve sürdürülebilirliği açısından kritik bir öneme sahip. Esnafın ve küçük işletmelerin korunması, istihdamın devamlılığı ve piyasa dengesinin sağlanması için atılacak adımlar, bu sürecin en önemli parçaları olacak. Boykotun sonuçları, sadece ekonomik göstergelerle sınırlı kalmayacak, aynı zamanda toplumun genel refah düzeyini de etkileyecek. Bu nedenle, iş dünyası, hükümet ve diğer paydaşların ortak hareket etmesi, olası olumsuz etkileri en aza indirmek adına büyük önem taşıyor.