ABD'deki Cornell Üniversitesi, Filistin'e olan desteği ve İsrail'e yönelik eleştirileriyle bilinen ünlü şarkıcı Kehlani'nin planlanan konserini iptal etti. Bu ani karar, hem sanat dünyasında hem de üniversite camiasında büyük yankı uyandırdı. Konserin neden iptal edildiği ve Kehlani'nin bu duruma nasıl tepki verdiği merak konusu.
İptalin Ardındaki Nedenler
Cornell Üniversitesi'nin Kehlani konserini iptal etme kararı, çeşitli spekülasyonlara yol açtı. Üniversite yönetiminden resmi bir açıklama yapılmamış olsa da, kulislerde dolaşan iddialara göre, iptalin ardında Kehlani'nin Filistin'e olan açık desteği ve İsrail hükümetine yönelik eleştirileri yatıyor. Özellikle sosyal medyada yaptığı paylaşımlar ve konserlerinde sergilediği tutum, bazı çevrelerin tepkisini çekmiş ve üniversite yönetimi üzerinde baskı oluşturmuş olabilir.
Bazı öğrenci grupları, üniversite yönetiminin bu kararını ifade özgürlüğüne bir saldırı olarak nitelendirirken, bazıları ise Kehlani'nin açıklamalarının antisemitizm sınırında olduğunu savunuyor. Tartışmaların odağında, sanatçıların politik görüşlerini ifade etme özgürlüğü ile nefret söylemi arasındaki hassas denge yer alıyor.
Kehlani'den İlk Açıklama
Konserin iptal edilmesinin ardından Kehlani, sosyal medya üzerinden kısa bir açıklama yaptı. Açıklamasında, "Hayal kırıklığına uğradım. Sanatımın ve sesimin susturulmaya çalışılması kabul edilemez. Filistin'in yanında olmaya devam edeceğim." ifadelerini kullandı. Kehlani'nin bu açıklaması, hayranları tarafından büyük destek görürken, karşıt görüşlü çevrelerden de tepki aldı.
Kehlani'nin kariyeri boyunca politik duruşuyla öne çıktığı ve sık sık toplumsal meselelere duyarlılığını dile getirdiği biliniyor. Özellikle Filistin davasına olan desteği, onu birçok platformda tartışmaların odağı haline getirmişti.
Üniversiteden Resmi Açıklama Bekleniyor
Cornell Üniversitesi yönetiminin, konser iptaliyle ilgili resmi bir açıklama yapması bekleniyor. Açıklamanın, iptalin nedenlerini net bir şekilde ortaya koyması ve yaşanan tartışmalara son vermesi umuluyor. Üniversite yönetiminin alacağı tutum, ifade özgürlüğü ve akademik özerklik konularında önemli bir örnek teşkil edecek.
Bu olay, sanatın ve politikanın iç içe geçtiği günümüzde, sanatçıların toplumsal sorumlulukları ve ifade özgürlükleri konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirdi. Cornell Üniversitesi'nin kararı ve Kehlani'nin tepkisi, önümüzdeki günlerde daha birçok tartışmaya yol açacağa benziyor.
