
Pazar Feryadı: Et Lüks Oldu, Peynir Hayal! Vatandaş Çaresiz
Türkiye'de derinleşen ekonomik kriz, vatandaşın geçim sıkıntısını dayanılmaz boyutlara ulaştırdı. Pazar tezgahlarındaki fahiş fiyatlar, hem alıcıyı hem de satıcıyı perişan ediyor. Vatandaşlar temel gıda maddelerine ulaşmakta zorlanırken, pazarcılar ise artan maliyetler altında eziliyor.
Pazardaki Yangın: Fiyatlar Uçuyor
Pazar tezgahlarındaki etiketler adeta yangın yerine dönmüş durumda. Patlıcanın kilosu 30 TL, salatalık 15 TL, salkım domates 35 TL, patates 25 TL, soğan 25 TL, çilek 100 TL, kayısı 70 TL, taze fasulye 100 TL, yarım taze soğan 25 TL, kiraz 100 TL, erik 100 TL gibi astronomik fiyatlarla karşılaşıyoruz. Vatandaşlar, sebze ve meyvenin lüks tüketim maddesi haline geldiğinden yakınıyor. Pazarcılar ise artan maliyetler nedeniyle fiyatları yükseltmek zorunda kaldıklarını belirtiyor.
- Patlıcan: 30 TL/kg
- Salatalık: 15 TL/kg
- Salkım Domates: 35 TL/kg
- Patates/Soğan: 25 TL/kg
- Çilek/Kiraz/Erik: 100 TL/kg
Esnaf Kan Ağlıyor: "Maliyetler Altında Eziliyoruz"
Çamkule Kapalı Pazaryeri'nde esnaf, yaşadığı zorlukları dile getiriyor. Esnaf İlkan Taş, "Satışlar şu an kötü. Halk da mağdur, esnaf da mağdur. Kârımız çok olmuyor. Vergi çok, masraf çok. Komisyoncular çok kazanıyor," diyor. Bir diğer esnaf Serkan Taş ise, "Ramazan Bayramı'nda mal elimde kaldı, caminin önünde 10 milyarlık malı komple bedava dağıttım. Şu anda iş bulsam pazarı bırakıp işe gireceğim. Neden? Masrafımız ağır. Kendimizi kurtaramıyoruz," şeklinde feryat ediyor.
Emekli olmasına rağmen pazarcılık yapmaya devam eden Mesut Yıldız, "Memlekette ekonomi denen bir şey yok. Milletin alım gücü yok. Mal getirsek ayrı bir sıkıntı, getirmesek ayrı bir sıkıntı. Bunların tezgâh masrafları ayrı sıkıntı," diyerek durumu özetliyor.
Vatandaş Çaresiz: "Et Evime Girmiyor, Peynir Nedir Bilmiyorum"
Geçim sıkıntısı yaşayan Sakine Gedikli, "Çilek 80 liraydı alamadım. Hiç yemedik bu sene. 10 tane biber, 20 tane soğan alıyoruz, patates alıyoruz. Ben her gün balık yiyen insandım. Bir senedir benim evime balık girmemiş. Et diye bir şey yok yani. Et evime girmiyor. Ekmek olmuş 12,5 lira. Yağ hiç alınmıyor. Tereyağı nedir bilmiyoruz. Çökelek nedir bilmiyoruz. Peynir nedir bilmiyoruz," diyerek yaşadığı çaresizliği gözler önüne seriyor.
Alışverişlerini ucuz olduğu için pazarda yaptığını belirten Ahmet Demir ise, "83 yaşındayım hala çalışmak, hesap tutmak zorundayım. Bu mu hayat yani? Daha zeytin peynir almadım. Domates, biber aldım. Patlıcan şunu bunu aldım bitti. Peyniri veresiyeyle alacağım başka bir şey yok. Bunu devlet düşünse yani güzel olacak ki. Devlet zenginim diyor. Petrol buluyor. Bize de yardım etsin," şeklinde konuşuyor.
Pazardaki bu feryatlar, Türkiye'deki ekonomik krizin vahametini bir kez daha gözler önüne seriyor. Vatandaşlar, temel ihtiyaçlarını karşılamakta dahi zorlanırken, esnaf ise ayakta kalma mücadelesi veriyor. Yetkililerin bu duruma bir çözüm bulması, hem vatandaşın hem de esnafın geleceği açısından hayati önem taşıyor.