29 Nisan 2025 Salı

Külünk'ten İklim Yasası Uyarısı: Sosyal ve Ekonomik Felaket mi Geliyor?

AK Parti eski Milletvekili Metin Külünk, gündeme bomba gibi düşen İklim Yasası'nın Türkiye'yi nasıl etkileyeceğine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Yasanın Meclis'e sunulması ve ardından Çevre Komisyonu tarafından kabul edilmesiyle birlikte, Külünk, bu kararın aceleye getirildiğini ve toplumla yeterince tartışılmadığını savundu. Özellikle tarım ve hayvancılık sektörlerindeki olası olumsuz etkileri vurgulayan Külünk, yasanın geri çekilmesi gerektiğini belirtti.

İklim Yasası: Tehdit mi Fırsat mı?

Külünk, İstanbul Sözleşmesi'nin Türkiye'ye ağır bedeller ödettiğini hatırlatarak, İklim Yasası'nın da benzer sonuçlar doğurabileceği endişesini dile getirdi. Ekonomik, sosyal ve bireysel özgürlükler açısından negatif etkiler yaratabileceğini savunan Külünk, yasanın özellikle üreticileri olumsuz etkileyeceğini belirtti. Çay üreticisinden hayvancılıkla uğraşanlara, buğday yetiştiricisinden meyve üreticisine kadar herkesin bu yasadan etkileneceğini vurguladı. Külünk, şu önemli soruları sordu:

  • "İklim değişikliğinin sorumlusu ben miyim? Kirleten kim? Batı!"
  • "Şimdi Batı kendi kirletmesinin bedelini de dönüp gelişmekte olan ülkelere ödetmeye kalkıyor. Niye ben buna evet diyeceğim?"

Külünk, Batı'nın yıllarca süren sanayi devrimiyle çevreyi kirlettiğini ve şimdi de bunun faturasını gelişmekte olan ülkelere ödetmeye çalıştığını iddia etti. Türkiye'nin çevreyi koruma konusunda Batı'nın dayattığı normlara ihtiyacı olmadığını, kendi özgün çözümlerini üretebileceğini savundu. Yapay et konusuna da değinen Külünk, bu tür uygulamaların insanlığın geleceği açısından riskli olduğunu belirtti.

"Sözleşme Geri Çekilmeli, Toplumda Tartışılmalı"

Külünk, İklim Yasası'nın maddelerinin toplumun her kesimine anlatılması gerektiğini vurgulayarak, olası artıları ve eksileri hakkında detaylı bilgilendirme yapılması gerektiğini söyledi. Aksi takdirde, toplumda yanlış anlaşılmaların ve endişelerin artabileceğini belirtti. Külünk, vatandaşların "Ayağımdaki karbon izinden dolayı benden para mı alacaksınız?", "Koyunları mı telef edeceksiniz?", "Beni götürüp yapay ete mi mahkûm edeceksiniz?" gibi sorular sorduğunu ve bu endişelerin giderilmesi gerektiğini ifade etti.

Külünk, Türkiye'nin 2053'te net sıfır emisyon hedefiyle attığı adımın küresel sorumluluğu yerine getirme adına önemli olduğunu kabul etmekle birlikte, bu adımların aceleye getirilmemesi ve toplumla birlikte atılması gerektiğini savundu. Çevreyi korumak için Batı'nın dayattığı normlara ihtiyaç olmadığını, Türkiye'nin kendi özgün çözümlerini üretebileceğini yineledi. Külünk, Çin'in bu tür dayatmalara karşı çıktığını hatırlatarak, Türkiye'nin de kendi çıkarlarını koruması gerektiğini vurguladı.

Türkiye Ne Yapmalı?

Metin Külünk'ün uyarıları, İklim Yasası'nın Türkiye'nin geleceği üzerindeki potansiyel etkileri hakkında önemli bir tartışma başlatıyor. Yasanın tarım, hayvancılık ve bireysel özgürlükler üzerindeki etkileri, ekonomik kalkınma hedefleriyle nasıl dengeleneceği, toplumun katılımıyla nasıl şekillendirileceği gibi sorular, önümüzdeki günlerde daha da önem kazanacak gibi görünüyor. Türkiye, bu kritik süreçte kendi çıkarlarını koruyarak, sürdürülebilir bir gelecek inşa etme yolunda ilerlemeli.

İlgili Haberler